Parasız Gezmek

“Şimdi ben ‘Gezin’ diyorum; bazı gençler hâlâ ‘Bizim paramız yok, parasız gezmek mümkün değil’ diyor. Yani bu, affedersin, bir mazeret değildir; bu olsa olsa tembelliğin mazeretidir. Yani bir genç insan etrafında uzanan dünyayı görmeden nasıl yaşayabilir?”

Bu cümleler sevgili İlber Ortaylı’ya ait. Kendisini herkes gibi ben de çok severim. Hatta son kitabını okuduktan sonra ne kadar çok ortak noktamız olduğuna şaştım kaldım. Dünyayı görme, gezme, bir vizyona sahip olma, eleştirel düşünceyle hareket edebilme gibi konularda söylediği her şeye imzamı atarım.

***

Ancak İlber Ortaylı da olsa, bu kuşak ne yazık ki gerçeklerle bağını tamamen yitirmiş durumda. Artık herhangi bir şey sahibi olunabilecek, ikramiyeyle tatile gidilebilecek, emeklilik parasıyla ev ya da araba alınabilecek dönemler bitti. Maaşlar sadece temel yaşam giderlerini karşılıyor.

Bu durum gezmeye engel midir? Onu nasıl bir hayat istediğinizle siz belirlersiniz. Kimisi -hayattan nasıl keyif alacağını bilmediğinden ve hobisi olmadığından- deyim yerindeyse ot gibi yaşar, gezmez, biriktirir, mal mülk alır ve kendince mutlu olur.

Kimisi de yarın ölecekmiş gibi yaşar, kazandığı her parayı biraz daha fazla yer görmek için harcar ve geleceği düşünmek yerine günü yaşar. Evet, böyle gezilir ama bunun stresiyle yaşamak da cesaret ister. Sistem sizi öyle bedavaya gezdirmez. Sizden illa bir şeyler götürür.

Bizden önceki kuşaklar dünyanın anasını ağlattığı için bize pek bir şey kalmadı. Ailesinden malı mülkü olanlar şanslı…

Demem o ki şimdilerde bir şeylerden vazgeçmeden gezmeniz mümkün değil. Yeni bir şeyler satın almak yerine birkaç yer fazladan görmeyi tercih ederseniz ne güzel! Ancak zengin değilseniz ikisini birden yapmanız neredeyse imkansız.

***

Ben ki cebimde üç kuruş parayla İtalya’ya göç edip tek başıma sıfırdan hayat kurmuş biriyim. Hatta sonra da oturdum bunu nasıl yaptığımı anlattığım bir kitap yazdım. Yani İlber Ortaylı’nın anlatmak istediğini anlıyor ve yapılabildiğini elbette biliyorum ama o sanıyor ki dünya eski dünya… Halbuki her geçen gün her şey daha da zor hale geliyor.